BİYOGRAFİ(HAYAT HİKAYESİ)
Edebiyat, sanat, siyaset, ticaret gibi alanlarda haklı bir
üne kavuşmuş, tanınmış insanların hayatlarını, eserlerini, başarılarını
okuyucuya duyurmak amacıyla yalın bir dille, tarafsız bir görüşle yazılan
inceleme yazılarına “biyografi (yaşam öyküsü, hayat
hikâyesi)” denir.
Eskiden bu tür yazılara “tercüme-i hâl” denirdi.
Biyografinin Özellikleri Şunlardır:
·
Biyografide
amaç, söz konusu kişiyi tüm yönleriyle tanıtmaktır.
·
Biyografilerde
anlatılan kişinin özellikle hayatı, eserleri, kişiliği, görüşleri konu edilir.
·
Biyografide
kişinin nerede doğduğu, çocukluğunun nasıl bir ortamda geçtiği, öğrenim hayatı,
yaptığı işler, çalıştığı yerler, kişiliği, huy ve karakteri, davranış
özellikleri, başarılı olduğu alanlar, eserleri, ürünleri anlatılır.
·
Belgelere
ve örneklere dayandırılarak hazırlanan biyografiler sanat ve meslek alanındaki
tarihçiler için önemli kaynaklardır.
·
Biyografiler
belgesel nitelikte olup gelecek kuşaklara önemli bilgilerin, tecrübelerin, örneklerin,
görüşlerin aktarıldığı kaynaklardır.
Dünya Edebiyatında Biyografi
Tarihte ölen kişinin yaşamını ve yapıtlarını öven mezar
yazıtları ve cenaze törenlerindeki konuşmalar yaşam öykülerinin ilk örnekleri
sayılabilir. Daha sonra eldeki verilerin keyfi ya da eleştirellikten uzak bir
yorumuna dayanan, söz konusu kişiyi övmek ve okura örnek oluşturmak için
yazılan yaşam öyküleri başlamıştır. Bunun hemen ardından kişilerin gerçek
yüzünü ortaya çıkarmayı amaçlayan eleştirel yaşam öyküleri de kaleme alınmıştır.
Biyografi türünün ilk büyük yazarı, eski Yunan edebiyatından
Plutarkos’tur. Bu türün Batı edebiyatındaki kökleri Plutarkos’un Romalıları
anlattığı “Hayatlar” adlı eserine dayanmaktadır. Ancak Batı da bu türün
yaygınlaşması 16. yüzyıldan sonradır. 20. yüzyılda ise Batı da bir aileyi veya
çevreyi ele alan geniş kapsamlı biyografik eserler yazılmaya başlanmıştır.
Türk Edebiyatında Biyografi
Divan edebiyatında şairleri anlatan eserlere ‘tezkire” denirdi. Çağatay
yazarlarından Ali Şir Nevai 16. yüzyılda “Mecâlis’ün-Nefâis” adlı eseriyle Türk
edebiyatında ilk biyografi örneğini vermiştir.
Ünlü kişilerin hayatlarını konu alan, bunları roman tarzında
işleyen edebî yazılara “biyografik roman” denir.
Biyografik romanlar da Türk edebiyatında önemli bir yer tutmaktadır. Bazı
sanatçılar romanlarını biyografi tarzında yazmışlardır. Mehmet Emin
Erişilgil’in “Bir Fikir Adamının Romanı: Ziya Gökalp”, “Bir İslâm Şairinin
Romanı: Mehmet Akif”; Tahir Alangu’nun “Ülkücü Bir Yazarın Romanı: Ömer
Seyfettin”; Oğuz Atay’ın “Bir Bilim Adamının Romanı: Mustafa İnan’ adlı
eserleri biyografik romana örnek gösterilebilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder