DENEME
Bir yazarın
kendi isteğine göre seçtiği herhangi bir konuda kesin yargılara varmadan,
kişisel düşüncelerini kendi kendisiyle konuşuyormuş havası taşıyan bir üslupla
kaleme aldığı yazılara “deneme” denir.
Deneme,
yazarın gözlemlediği ya da yaşadığı olay, olgu, durum ve izlediği varlıklarla
ya da herhangi bir kavramla ilgili izlenimlerinin belli bir plana bağlı
kalmayarak, tamamen kendi kişisel görüşüyle serbestçe yazıya döktüğü kısa
metinlerdir. Deneme yazarı öne sürdüğü düşünceyi doğrulama, ispatlama,
kanıtlama kaygısı taşımaz. Denemenin inandırıcılığı, ele alınan konunun
içtenlikle anlatılmasından kaynaklanır.
Deneme Türünün Özellikleri Şunlardır:
·
Denemelerde
yazar herhangi bir konudaki görüşlerini kesin kurallara varmadan, kanıtlamaya
kalkmadan, okuyucuyu inanmaya zorlamadan anlatır.
·
Deneme,
kişinin kendi dışındaki varlıklarla herhangi bir konuda gerçek ya da hayalî
olarak girdiği diyalogun ürünüdür.
·
Denemeler
tek bir konuyu rahat ve akıcı bir biçimde ele alan, çoğu kez yazarının kişisel
bakış açısı ve deneyimini aktaran orta uzunluktaki edebî metinlerdir.
·
Konuların
kişisel bir anlayışla işlenmesi; çeşitli sanatçıların aynı konudaki değişik
fikir, zevk ve inanışlarını yansıtması bakımından bu tür önemlidir.
·
Denemeye
özgü belirli bir konu yoktur. Konu özgürce seçilir.
·
Her
şey denemenin konusu olabilir. Yeter ki yazarın o konuda bir birikimi olsun.
Ancak denemeler daha çok her devrin, her ulusun insanını ilgilendiren konularda
yazılır.
·
Denemelerde
diğer fikir yazılarından farklı olarak aşk, dostluk, iyilik, güzellik, ahlak,
sevinç, kültür, yiğitlik gibi daha çok soyut ama kalıcı ve evrensel konular
işlenir.
Denemeci için konu amaç değil,
araçtır; kendi fikirlerini söyleyebilmesi için birer sebep durumundadır.
Denemeci, irdelemelerinde tamamen kendini, kendi bilgi ve kültür birikimini,
beğeni düzeyini esas alır. Deneme yazarı eserini kaleme alırken okuyucuyu
hesaba katmaz. Okuyucunun vereceği tepki konusunda herhangi bir kaygı taşımadan
konusunu dilediği şekilde seçer, istediği tarzda işler. Denemeler konuların
genellikle derinlemesine işlendiği yazı türleridir. Denemenin en belirgin
özelliği, yazarın konuyu kendi kendine konuşuyormuş gibi kaleme almasıdır.
Denemenin bu özelliği Nurullah Ataç’ın şu sözleriyle özetlenebilir: “Deneme
ben’in ülkesidir. Ben demekten çekinen, her görgüsüne, her görevine ister
istemez benliğinden bir parça kattığını kabul etmeyen kişi denemeciliğe
özenmesin.”
Bu türün ilk ustalarından
Montaigne, denemenin ilkelerini şöyle anlatmaktadır: “Herkes önüne bakar, ben
içime bakarım; benim işim yalnız kendimledir. Hep kendimi gözden geçiririm,
kendimi yoklarım, kendimi tadarım… Bir şey öğretmem, sadece anlatırım.” Bu bağlamda denemenin her cümlesinde
yazarın kendisi vardır. Okuyucu ile yazar arasında bir duygu, düşünce ve ruh
alışverişi oluşur. Esere hâkim olan unsur, insanın ta kendisidir.
Dünya Edebiyatında Deneme
Deneme türünün ilk örnekleri,
daha “deneme” teriminin bile ortaya çıkmadığı eski Yunan ve Latin
edebiyatlarında görülmektedir. Bunlar Epiktetos’un “Sohbetler”, Eflatun un
“Diyaloglar”, Cicero’nun ‘Kimi Eserleredir. Seneca’nın bazı eserlerinde de
denemelere rastlanmaktadır.
Bugünkü anlamdaki denemenin
kurucusu 16. yüzyıl Fransız yazarı Michel de Montaigne’dir (1533-1592). Denemenin
ilk örneklerini veren Montaigne yazdığı metinlerin kişisel düşünce ve
deneyimlerinin iletilmesine yönelik edebî parçalar olduğunu vurgulamak için
“deneme (essai)’ adını seçmiştir. Daha sonra yine çok tanınan İngiliz yazar
Francis Bacon (1561-1626) ve Charles Lamb da bu türde eserler kaleme almış ve
bu türü geliştirmiştir. Fransız edebiyatında Andre Gide (1869-1951) ve Alain
İspanyol edebiyatında ise Miguel Dunamuno, Alman edebiyatında R. Maria Rilke
gibi sanatçılar da bu türdeki eserleriyle tanınmıştır.
Türk Edebiyatında Deneme
Deneme türü, Türk edebiyatına
Tanzimat’tan sonra Batı’nın etkisiyle girmiştir. Deneme önceleri “Musahabe”,
“Tecrübe-i Kalemiyye (kalem tecrübesi)” gibi isimler ile anılmıştır. İlk özel
gazete Tercümân-ı Ahvâl (1860)’in yayın hayatına başlamasından itibaren
gazetelerde çıkan değişik yazılar, zamanla ayrı bir tür olan deneme için dil,
anlatım ve yaklaşım bakımından zemin oluşturmuştur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder